Kendi çocukluğunuzu hatırlamaya çalışın… Evdeki aletleri ya da makineleri kurcalamak, farklı parçaları bir araya getirip yeni bir şey yaratmak ister miydiniz? Birkaç kağıt parçası ve boya kalemlerinden robot yapmak, kurabiye hamurundan evler ve insanlar yapmak da buna dahil. Çocukların hemen hemen hepsi, kurcalamayı ve yeni şeyler üretmeyi sever. İşte, Maker hareketi çocuklara bu nedenle tam olarak istediklerini vadediyor.

Son yıllarda Maker hareketinin etki alanı büyük bir hızla genişledi. Hatta pek çok ülkede ve Türkiye’deki okullarda Maker odaklı eğitimin uygulanmaya başladığını görüyoruz. STEM eğitimi ile birlikte büyüyen Maker hareketinin, okul dışındaki en önemli mekanı da Maker alanları.

Maker alanlarında üretirken öğreniyorlar

Maker alanları, çocukların bir araya gelerek fikir paylaştığı ve hayallerindeki çözüm yöntemlerini gerçeğe dönüştürdükleri mekanlar olarak çağımızın en etkili oyun alanları sayılabilir. Üreterek öğrenmek, bilginin uygulanabilirliğini görmek açısından önemli bir fark yaratıyor.

Maker alanlarında fikirlerini birbiriyle paylaşan çocuklar, farklı bakış açılarıyla tanışıyor ve kendilerini ifade etmeyi deneyimliyor. Bilginin ve fikirlerin paylaşılmasını iş bölümü takip ediyor. Sonunda çocuklar, A’dan Z’ye yürüttükleri projenin ürüne dönüşmesine tanık oluyor.

Üstelik dünyayı algılama biçimleri de değişiyor. Çünkü birer Maker olduklarında, dünyayı değiştirmek için fikirlerinin ne kadar önemli olduğunu fark ediyorlar. Böylece, gördükleri sorunlara çözüm odaklı bir şekilde yaklaşarak daha özgüvenli bireyler olarak yetişiyorlar.

Çocukların neden kurcalamaya ihtiyacı var?

Uygulamalı eğitimin bir parçası olan kurcalama, çocukların kalıcı öğrenmesine yardımcı oluyor. Çocuklar, öğrendikleri teorik bilgileri kurcalama sırasında pratiğe döküyor ve nasıl kullanacağını öğreniyor. Bu da edinilen bilginin, sürekli hatırlanması ve ezberden uzak kaliteli öğrenimi anlamına geliyor.

Diğer taraftan kurcalama için ortam sunulduğu zaman çocuklar, aktarılan bilgiyi almaya istekli oluyor. Öğrenme arzusu, çocukların sadece akademik başarıya ulaşmasını değil, aynı zamanda topluma ve çevreye faydalı birer birey olmalarını sağlıyor. Çünkü dünyada tüketimin tek seçenek olmadığını, istedikleri zaman çok az malzemeyle bile pek çok şey üretebildiklerini görüyorlar.

Maker hareketi aynı anda çok sayıda alanda bilgiden faydalanmayı gerektiriyor. Maker alanları, farklı alanlardan insanları bir araya getiriyor. Maker alanlarında, tasarımdan mühendisliğe pek çok meslek alanına dair bilgileri somut olarak öğrenmiş oluyorlar. Bu mekanlardaki faaliyetlere katılan çocuklar, işin hangi tarafında olmayı istediklerini görerek öğrenme şansı yakalıyor.